Dünya genelinde enflasyon-resesyon ikilemi varlığını korurken, Trump'ın korumacı ticari politikalarının ekonomik görünüm üzerindeki etkilerine yönelik endişeler yatırımcıların odağında olmaya devam ediyor. Başkan Trump, pazar günü verdiği bir röportajda, Kanada ve Meksika'ya yönelik tarifelerin, bu yıl ülke ekonomisinin resesyona girmesine ya da enflasyonun artmasına yol açabileceği olasılığını göz ardı etmemişti. Trump, bu konularda tahmin yapmaktan 'nefret ettiğini' belirtti.
Tarifelerin enflasyonu etkileyebileceğini vurgulayan Trump, faiz oranlarının da düştüğünü ifade etti. Bu açıklamalar, yatırımcıların endişelerini artırdı. Ekonomik görünümdeki belirsizlik, piyasalarda dalgalanmalara neden oldu. Trump'ın tarifeleri, ticaret savaşının derinleşmesine yol açabilir. Bu durum, ABD ekonomisinin geleceği için riskler barındırıyor.
ABD Başkanı Trump'ın hafta sonunda yaptığı açıklamalar, tarifelerle birlikte ticarette artan gerilimin ekonomik yavaşlamayı tetikleyebileceğine dair endişeleri körükledi. Kanada'nın Başbakanı Doug Ford, ABD'ye karşı misilleme olarak gümrük vergilerine ek ücret uygulayacaklarını duyurdu. Bu durum, ticaret savaşının daha da tırmanabileceğini gösteriyor.
Ford, ABD'nin bu durumu tırmandırması halinde elektriği tamamen kesmekte tereddüt etmeyeceğini ifade etti. Tarife politikası, piyasalarda belirsizlik yaratmaya devam ediyor. Trump'ın çelik ve alüminyum ithalatına getirdiği gümrük vergisi, 12 Mart'ta yürürlüğe girecek. Bu gelişmeler, yatırımcıların dikkatini çekiyor.
Geçen hafta açıklanan istihdam verileri, ABD'deki büyümeye ilişkin riskleri destekliyor. Tüketicilerin enflasyon beklentileri de kötüleşti. New York Fed'in Tüketici Beklentileri Anketi, kısa vadeli enflasyon beklentisinin yükseldiğini gösteriyor. Bu durum, tüketicilerin mali durumları hakkında daha karamsar bir bakış açısına sahip olduğunu ortaya koyuyor.
ABD'de hane halkının mali durumları konusunda daha fazla kötümserlik gözlemleniyor. İşsizlik, temerrüt ve krediye erişim beklentileri belirgin şekilde kötüleşti. Ekonomistler, ABD ekonomisi için resesyon tahminlerini yükseltiyor. Bu durum, piyasalarda belirsizlik yaratmaya devam ediyor.
Son gelişmelerle birlikte 'korku endeksi' olarak bilinen VIX Endeksi, yüzde 19'un üzerinde artarak 27,8'e yükseldi. Bu, geçen yıl ağustos ayından bu yana en yüksek seviyeyi gösteriyor. ABD'nin 10 yıl vadeli tahvil faizi gerilerken, dolar endeksi de artış gösterdi. New York borsasında endeksler kayıplarını derinleştiriyor.
Dow Jones endeksi, gün içinde 1100 puanın üzerinde kayıpla 41.612,92 seviyesine kadar indi. Kapanışta düşüş bir miktar hız kesse de endeks, günü 900 puana yakın kayıpla tamamladı. S&P 500 ve Nasdaq endeksleri de önemli kayıplar yaşadı. Bu durum, piyasalarda belirsizliğin arttığını gösteriyor.
Moody's Analytics Başekonomisti Mark Zandi, ABD'nin önümüzdeki yıl resesyona girme riskinin rahatsız edici derecede yüksek olduğunu belirtti. Zandi, Trump yönetiminin tarifeleri birkaç aydan daha uzun bir süre devam ettirmesi halinde ekonomide bir gerileme yaşanabileceğini ifade etti. Bu durum, küresel ticaret savaşını tetikleyebilir.
Zandi, zayıf bir ekonominin vergi gelirlerini vuracağını ve devlet harcamalarını artıracağını belirtti. Hükümetin kapanması ve Hazine'nin borç limiti konusundaki belirsizlik de ekonomi üzerinde baskı yaratıyor. Bu gelişmeler, yatırımcıların dikkatini çekiyor.
Fitch Ratings ABD Ekonomik Araştırmalar Başkanı Olu Sonola, yakın vadede bir resesyon öngörmediklerini ancak risklerin arttığını belirtti. Ticari gerilimlerin hız kesmeden devam etmesi, tüketicilerin harcamalarını kısmalarına neden olabilir. Bu durum, işletmelerin sermaye harcamalarını kısmasına yol açabilir.
Sonola, küresel ticaret savaşının tam anlamıyla çıkması halinde ekonomik koşulların hızla kötüleşebileceğini ifade etti. Ekonomik belirsizlik, tüketicilerin tasarruflarını artırmalarına neden olabilir. Bu durum, piyasalarda dalgalanmalara yol açabilir.