Türkiye'de 16 milyon 864 bin 733 işçiden 2 milyon 524 bin 547'sinin sendika üyeliği bulunuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 2025 yılına ait işçi sendikası istatistiklerini Resmi Gazete'de yayımladı. Bu rapor, işçi sendikalarının durumunu ve işçi sayısını detaylı bir şekilde ortaya koyuyor.
Yayımlanan tebliğe göre, Türkiye'deki işçilerin %14,97'si herhangi bir işçi sendikasına üye. Bu oran, sendika üyeliğinin işçi topluluğu içindeki önemini vurguluyor. Türkiye'de toplam 20 iş kolu bulunuyor ve bu iş kolları arasında en fazla işçinin yer aldığı sektör ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar olarak belirlendi.
Toplam 4 milyon 469 bin 945 işçiyle 'ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar' iş kolu, en fazla işçiye sahip olan sektör oldu. Bu iş kolunu, 1 milyon 987 bin 733 işçiyle 'metal' ve 1 milyon 741 bin 475 işçiyle 'inşaat' iş kolları izledi. Bu veriler, Türkiye'deki iş gücü yapısının çeşitliliğini ve işçi sendikalarının bu yapıda nasıl bir rol oynadığını gösteriyor.
İş kollarındaki dağılım, işçi sendikalarının hangi sektörlerde daha fazla etki alanına sahip olduğunu da ortaya koyuyor. Özellikle ticaret ve metal iş kolları, sendika üyeliği açısından önemli bir yere sahip. Bu durum, işçilerin haklarını koruma ve toplu sözleşme süreçlerinde daha güçlü bir konumda olmalarını sağlıyor.
Türk-Metal Sendikası, sahip olduğu 293 bin 829 üyeyle tüm işçi sendikaları arasında ilk sırada yer aldı. Bu sendika, metal iş kolundaki işçilerin haklarını savunma konusunda önemli bir rol üstleniyor. Türk-Metal Sendikası'nın ardından, 280 bin 769 üyeyle Hizmet-İş ve 224 bin 289 üyeyle Öz Sağlık-İş sendikaları geliyor.
Bu sendikaların üyelik sayıları, işçilerin sendikalara olan ilgisini ve güvenini de yansıtıyor. Sendikaların güçlü bir üye tabanına sahip olması, toplu iş sözleşmeleri ve işçi hakları konusunda daha etkili olmalarını sağlıyor. Türkiye'deki sendika yapısı, işçilerin haklarını koruma konusunda önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.